Melike Uçar

Ben, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi El sanatları Yüksekokulu mezunuyum. Yaklaşık 8 yıl kadar Halk Eğitim merkezlerinde ve Özel öğretmenlik yaparak çalıştım. Bu süre zarfında Açık Öğreti Fakültesi işletme ve Turizm bölümlerini bitirdim. Sonrasın da çocuklarıma kendim bakmak istediğim için mesleğime 10 yıl kadar ara verdim. 10 yaşında ki oğlumun okul hayatı ile tekrar sosyal hayat ile bütünleşmek ve onun ihtiyaçlarına cevap verebilmek adına attığımız adımlarda profesyonel yaşam koçluğu ile tanışmama vesile oldu.

Bu eğitimi almak istememin nedeni; önce kendi hayatıma iz düşümlerini görmek ve çevreme bu farkındalığı yansıtabilmekti. Kendimi bildim bileli insan psikolojisi beni çok cezbetmiştir. İnsana dair duygu ve düşünceleri çok önemsiyorum. Okuduğum kitaplardaki tercihim de hep bu yönde olmuştur. Kendim de dahil olmak üzere, etrafımda ki öğrenci velilerinin, yakın çevremin içinden çıkamadıkları, baş edemedikleri durumlarda, bir yaşam koçu ile ufak dokunuşlarla çözülebilecekken, yanlış yerlerde zaman kaybedebiliyorlar. Bu anlam da profesyonel yaşam koçluğunun çok güzel bir ara basamak olduğunu keşfettim. Her zaman üstüne vurgu yapıldığı üzere, bizler psikiyatrist ve psikolog değiliz. Aldığımız eğitimde bu sınırlar öyle güzel çizilmiş ki, profesyonel yaşam koçluğu nerede başlar, nerede biter çok net. Bu sınırları öğrenmek bu mesleğe olan saygımı ve güvenimi daha da arttırmıştır. Bunları bildikten sonra; profesyonel yaşam koçluğu benim için, faydasına inandığım çok güzel bir meslek dalı olmuştur. Bunun Türkiye‘de resmi olarak da tescillenmiş olması mesleğimiz adına güzel bir gelişmedir. Aldığımız profesyonel koçluk eğitimi benim için doğru zamanda, doğru yerde alınmış kaliteli bir eğitim oldu. Bu eğitim benim ihtiyacıma kalitesiyle, disipliniyle ve doluluğuyla çok güzel cevap verdi. Bu arada eğitimi veren Burcu ÖZYÜREK ALP hocamıza teşekkürü bir borç bilirim.

İlk başta bu eğitimin kendi hayatımda ki izdüşümü merakıyla başlayan serüven şu an benim için yeni bir meslek, yeni bir kimlik olarak hayatıma damga vurmuş durumda. Yaptığım (kendimce bu mesleğin stajı olarak gördüğüm) seanslarımda aldığım geri bildirimlerde, kendime şunu söylüyorum; evet doğru yoldasın, senin bundan sonraki misyonun bu olmalı. Danışanların hayatlarına minik dokunuşlarla sihirli değnek etkisini görüp, farkındalıklarını, değişimlerin, keşiflerin, başarılabilir hedeflere giden yolculuğun keyfine varıp danışan ile birlikte hayretle izliyorum. Ve haklı gururunu yaşıyorum. Her defasında bu mesleğin ne kadar özel ve ihtiyaç duyulan bir meslek olduğunu görüyorum. Bu eğitim ile doğru sorular sorabilmenin ne kadar önemli olduğunu, danışanın ihtiyacına göre tekniklerin doğru kullanılmasının, işin ciddiyetini ve buna adanmışlığın ne kadar önemli olduğunu kavramış oldum. Burcu Hocamızda da mesleğine aşık olma ve adanmışlığı görmem beni bu konuda daha da motive eden itici bir güç olmuştur.

Ben de artık biliyorum ki; bu yeni kimliğimde aldığım kaliteli eğitim ile, alet çantamdaki tekniklerim, bu mesleğe adanmış ruh halimin bir harmanı ile önce kendim, sonra ihtiyaç duyan herkes ile bu güzel, olumlu, iyiyi daha iyi yapma misyonuyla, minik adımlar ile çok şey başaracağımızın bilincindeyim. Ayrıca kişiye ve duruma özel olması ise bu işin heyecanını arttırıyor. Bu mesleğin dinamik, yenilikçi, değişimi seven bir yapıda olması da, biz Yaşam Koçlarının buna ayak uyduran ve sürekli kendini geliştirip yenileyen donanım sahibi ve bu bilinç ile hareket eden insanlar olmazı gerektiriyor. Mesleğimiz gereği danışanların hedeflerine ulaşmasında çizdiğimiz yol haritalarında doğru yönlendirmelerin önemi çok büyük. Sonuçta bir insanın hayatına dokunuyoruz. Her zaman bu hassasiyet ve titizlik ile çalışmamız gerektiğine inanıyorum.
İyi ki Profesyonel Yaşam Koçluğu Eğitimi almışım. Bundan dolayı çok mutluyum. Bunun haklı gururu ve mutluluğunu her daim yaşayacağım. Nice mezunlara…..

TEŞEKKÜRLER BURCU ÖZYÜREK ALP.

Profesyonel Koç

Profesyonel Koçluk Sertifika Programı Mezunu – 2016